Biyolojik Silahlar

Posted by Arif

Biyolojik silahlar, yöneldiği insanlarda bulaşıcılık ve hastalık yapma yetenekleri olan bakteriler, parazitler, mantarlar, protozoalar, riketsiyalar, virüsler ve toksinlerdir. Biyolojik silahların kitleleri imha edici özellikleri yanında diğer özellikleri, kolay ve ucuza elde edilmeleri, etkilerinin kalıcı ve giderek artıcı olması, kullanım kolaylıkları ve özellikle kullanıldıklarının geç farkına varılmalarıdır. Nükleer silahlar en güçlü olan kitle imha silahlarıdır. Ancak, malzemelerini bulmak zordur. Kimyasal maddelerin çoğunu üretmek için basit bir teknoloji yeterlidir, fakat kitlelere zarar verebilmeleri için büyük miktarlara gereksinim vardır. Biyolojik silahlara gelince, bulunması ve silah haline getirilmesi daha kolaydır. Biyolojik savaşla günümüzde Birleşmiş Milletler, Dünya Sağlık Örgütü, NATO, Biyolojik Silahlar Konvansiyonu gibi uluslararası kuruluşların belirlemelerine göre 43 mikroorganizma insanlara karşı biyolojik savaş haline getirilme özelliğine sahiptirler.

Ortaya çıkan bir salgının biyolojik savaşı işaret etme belirtileri:
1. Kısa sürede çok sayıda kişinin hastalanması,
2. Sebebi açıklanamayan hastalık ve ölümlerin olması,
3. Yaşa, coğrafyaya, mevsimlere uygun olmayan bir hastalığın ortaya çıkması.

Biyolojik savaş ajanlarının oluşturduğu hastalık belirtileri :
1) Şarbon: Kuluçka süresi genelde 1-6 gündür. Belirti ve şikayetler ateş, yorgunluk, öksürük, zorlu ve sesli solunum ve ciddi solunum sıkıntısıdır. Ölüm 24-36 saat sonra olur.
2) Brusella: Hastalık ortaya çıkınca ateş, baş ağrısı, kas, eklem, sırt ağrıları, terleme ayrıca depresyon, mental durum değişiklikleri, vardır. Ölümler yaygın değildir.
3) Veba: 1-6 günlük kuluçka süresinden sonra başlayan yüksek ateş, titreme, baş ağrısını takiben kanlı balgamlı öksürük, ilerleyen solunum güçlüğü, zorlu ve sesli solunum, morarma ve sindirim sistemi ile ilgili şikayetler vardır. Ölüm solunum ve dolaşım yetmezliğinden ya da kanama bozukluklarından olur.
4) Q ateşi: Maruziyetten en erken 10 gün sonra ateş, öksürük, yan ağrısı oluşur. Hastalar genellikle hayati tehlike açısından kritik durumda olmazlar. Hastalık 2 gün ile 2 hafta arasında sürer.
5) Tularemi: Solunum, sindirim veya cilt yoluyla ajanla karşılaşmadan 1-2 gün sonra başlayan lenf bezlerinde büyüme, ciltte yara, ateş baş ağrısı, halsizlik, öksürük ve yara açılması.
6) Çiçek: Belirtiler ateş, kusma, baş ve sırt ağrısı gibi genel şikayetlerle başlar. 2-3 gün sonra ciltte önce kırmızı lekeler sonra kabarcıklar ve takiben içi enfekte sıvı dolu kesecikler oluşur. Cilt belirtileri daha çok kollar, bacaklar ve yüzde toplanmıştır ve simetrik yerleşmiştir.
7) Venezüella ensefalopatisi: 1-6 günlük kuluçka süresinden sonra 24-72 saat süre içinde ateş, ense sertliği, baş ve kas ağrıları, başlar; bu şikayetlere bulantı, kusma, ishal eşlik eder.
8) Botulizm: Belirtiler toksinin alınmasından 12-36 saat sonra başlar. Düşük dozda alındıysa belirtilerin başlaması bir kaç günü de bulabilir. Şikayetler bulanık görme, çift görme, göz kapağı düşüklüğü, ağız ve boğaz kuruluğu ve yutma güçlüğü, genel kas güçsüzlüğü ve son evrede solunum yetmezliğidir.
9) Risin: Toksinin alınmasından 4-8 saat sonra ani yükselen ateş, öksürük, solunum sıkıntısı, bulantı, eklem ağrıları başlar. 18-24 saat içinde akciğer ödemi oluşur ve 36-72 saat içinde solunum yetmezliğinden ölüm olur.
10) Stafilokoksik enterotoksin: Toksinin alınmasından 3-12 saat sonra ani başlayan üşüme ve titremeyle beraber olan ateş, baş ağrısı, kas ağrısı, ve kuru öksürükle ilerler. Göğüs ağrısı olabilir. Ateş 2-5 gün sürebilir öksürük 4 haftaya kadar devam edebilir. Eğer toksin yutulduysa bulantı kusma ve ishal görülebilir. Yüksek dozda toksin alındıysa septik şok ve ölüm olur.
11) Mikotoksin: Toksin alınmasını takiben ciltte ağrı, kaşıntı, içi su dolu kabarcıklar oluşur. Boğaz ağrısı, öksürük, göğüs ağrısı ve kanlı balgam görülür. Yüksek dozları genel güçsüzlük, şok ve ölüme yol açar.

İLKYARDIM
1. Kendinizi koruyun: Öncelikle gerek ilkyardım gönüllüsünün ve gerekse tıbbi personelin biyolojik savaşta ilk adımı, kendilerini korumaya yönelik olmalıdır. Fiziksel korumada maske, elbise, eldiven ve botlardan oluşan koruyucu ekipmanlar kullanılır. Maske, biyolojik savaşlar için özel dizayn edilmiş maske olabileceği gibi basit cerrahi maske de olabilir. Bu maskeler kimyasal ajanlara olmasa da biyolojik ajanlara karşı yeterli koruma sağlar. Profesyoneller için, görev önceden belliyse biyolojik madde ile karşılaşmadan önce ve sonra antibiyotik alınabilir, koruma için aktif aşılama yapılabilir.
2. 112’yi arayarak yardım isteyin. Güvenlik kuvvetlerini arayarak bilgi verin.
3. Hastayı değerlendirin: İlk değerlendirmede hava yolu açıklığı olup olmadığı, solunum ve dolaşım değerlendirilir. Hava yolu, solunum ve dolaşım problemleri sebebe yönelik tedaviye geçilmeden önce çözülür. İlk değerlendirme ve müdahale dekontaminasyondan önce yapıldığı için kısa olmalıdır. Dekontaminasyon, biyolojik maddenin tehlike oluşturmasını engellemek üzere uzaklaştırılması, temas yerindeki miktarının azaltılması işlemidir.
4. Dekontaminasyon uygulayın: Bu amaçla üç metod kullanılabilir.
i) Mekanik: Su, hava filtreleri kullanarak, cildin yıkanması.
ii) Kimyasal: Sıvı, gaz veya aerosol dezenfektan kullanımı ile ajanın zararsız hale getirilmesi.
iii) Fiziksel: Isı, ışın kullanarak cisimler üzerindeki ajanı zararsız hale getirmek.
5) Şüpheli biyolojik savaş ajanı ile temasta, kontamine giysiler çıkarılmalı ve koruyucu giysileri olan personel tarafından uzaklaştırılmalıdır. Hasta cildi süratle su ve sabun ile yıkanmalıdır. Bu şekilde su ve sabunla yıkamak, ajanın hemen tamamını ciltten uzaklaştırır. Biyolojik ajanın yoğun bulaştığı cilt ise % 0.5 lik çamaşır suyu ile 10-15 dakika ciltte bekletilerek yıkanmalıdır. %0.5 lik çamaşır suyu elde etmek için 1 ölçü çamaşır suyu, 9 ölçü su ile karıştırılır. Çamaşır suyu veya diğer dezenfektanlar yoğun bulaşma dışında kullanılmamalıdır çünkü hem yakıcıdır hem de normal cilt florasını bozarak dirençli süper enfeksiyonlara sebep olur. Gözün kornea tabakasında lekelere sebep olacağı için göze kaçmamasına da özen gösterilmelidir. Açık yaralara sürülmemelidir. Giysilerin ve malzemelerin dekontaminasyonunda da %5 lik çamaşır suyu kullanılabilir.
6. İzolasyon yapın (karantina uygulayın): Çapraz enfeksiyonları önlemek için kontamine kişiler diğerlerinden ayrı tutulmalıdır.
7. Ayrıntılı tıbbi yardım ve tanı konulması için tıbbi merkeze transport sağlayın: Ancak tanımlanamayan sebebi belirsiz ateş durumlarında tanı konuluncaya kadar ampirik tedavi diye tanımlanan herhangi bir antibiyotik başlanmalıdır. Bu amaçla doksisiklin veya tetrasiklin kullanılabilir.

BESİN ENFEKSİYONLARI VE BİYOLOJİK SİLAHLAR

Hastalık yapabilme yeteneğine sahip gözle görülmeyecek kadar küçük mikroorganizmalar besinlerle teması sonucu insanlar için oldukça zehirli olabiliyorlar. Bu mikroorganizmalar besinleri bozabildiği gibi tüketimi insanlar da oldukça ağır sonuçlar doğurabiliyor. Bozulmuş besinlerin tüketimi ile oluşan bu hastalık haline genel olarak besin zehirlenmesi adı verebiliriz.

Bu mikroorganizmalar doğada bakteri, virüs ya da mantar formlarında çeşitlilik gösteriyorlar. Hastalık etkeni ile karşı karşıya kalan bünyemiz genellikle bu mikroorganizmaya tepki olarak bulantı, kusma gibi rahatsızlıklarla kendini savunuyor. Fakat bağışıklık sistemi zayıf (çocuklar, yaşlılar, kanser tedavisi gören kişiler, Aids gibi bağışıklık sistemi hastalıkları vb..) kişilerde belirtiler oldukça ağırlaşarak hayati tehdit unsuru olabiliyorlar.

Besin zehirlenmelerinin en önemli belirtileri ishal ve kusmadır. Bunun en belirgin nedeni ise hastalık etkenini sindirim sistemimizle almamız oluşturuyor. Bu belirtiler mikroorganizmanın türüne göre çeşitlilik gösterebilir. Mide kanamalarına kadar varan kusmalar olabildiği gibi, kanlı dışkı da zamanla zehirlenmenin boyutuna ve çeşitliliğine göre görülen olumsuz durumlardır.

Besin zehirlenmelerinin en tehlikeli olanı Botalizm yani konserve zehirlenmesi adı verilen durumdur. Araştırmacılara göre 3 kg botalizm zehiri birçok canlıyı aynı anda yok edebilir.

Savaş ile birlikte gündeme oturan kimyasal silahlar için bu tür mikroorganizmalar tercih sırasının başında yer alıyor. Tercih edilmelerinin birinci nedeni üretim kolaylığı, ucuz silahlar oluşu ve tabi ki aynı anda birçok insanı hasta yapabilme özelliği. Savaşın en korkunç yüzü bu durumdan en çok çocukların etkilenmesi.

Amerika da 1994 de yapılan bir araştırmanın iddiasına göre o yıl ölen 9000 kişinin ve görülen 33 milyon hastalığın nedeni besinlerle ilgili.

Besin zehirlenmelerine en çok maruz kalan gruplar

Bağışıklık sistemi hastalığı geçirenler ya da bağışıklık sistemi zayıf kişiler

Organ nakli operasyonu geçirmiş olanlar

Hamile bayanlar

Genç çocuklar, yaşlılar

Antibiyotik ve antiasid türevi ilaç kullananlar

Evsizler, göçmen ve kırsal kesimler

Sosyo-ekonomik durumu düşük insanlar

Bulaşma kaynakları

Bakteriler ve diğer mikroorganizmalar(virüs, mantar vb.) doğada oldukça fazla bulunurlar. Bakterilerden patojen olan yani hastalık yapma yeteneğine sahip olanlar besinlerin, sebze ve meyvelerin yüzeylerine dış etkenlerle yerleşirler. Gübre ve yan ürünleri özellikle kuru ve nemli ortamlarda büyüyen tahıllarda ürer ve tehlikeli olabilirler. Deniz canlılarının hastalanması da kanalizasyon sularının denize dökülmesiyle ve deniz etrafında bulunan toksinlerle oluşur. Süt, yumurta, deniz ürünleri, kırmızı et mikroorganizmalar için iyi bir besi yeridir. Çürümüş besinler, kimyasal yada mikroplu sularla temas eden ya da bu sularla büyüyen besinler, veteriner ilaçlarından ve günümüz tehlikesi hastalıklı hayvan pisliği gübrelerinden insanlara geçmektedir. Ayrıca saklama koşullarına uyulmadığında yiyecekler bozulabilir ve besin zehirlenmelerine açık hale gelir.

Sıklıkla besin zehirlenmelerine neden olan mikroorganizmalar

Salmonella Species

Campylobacter jejuni/coli

Escherichia coli

Toxosplasma gondii

Norwalk virus

Salmonella

Sistemik enfeksiyonlara ve ishale neden olur. Şiddetli olan bu ishal türünde dışkıda mukus ya da kan bulmak mümkündür. Birkaç gün sürer fakat hastalık mikrobu haftalarca dışkıda bulunur. Çok gençleri, yaşlıları ve bağışıklık sistemi zayıf olanları daha çok etkiler. Yiyecek üretimi için kullanılan hastalıklı hayvanlar bu hastalığın birebir taşıyıcılarıdır . Belirtiler bir ya da iki gün içerisinde kendini gösterir.

En çok bulaşma görülen ürünlerin başında;

Kümes hayvanları ve ürünleri

Et ve ürünleri

Süt ve süt ürünleri

Yumurta

Deniz ürünleri

Yumurta salmonella enterica’in bilinen taşıyıcılarındandır. İki tür salmonella tipi vardır. Bunlardan birincisi enterica diğeri bongori’ dir. İnsanı en çok hasta yapabilen tür S. Enterica dır.

İnsandan insana bulaşma toplu kullanılan banyo ve tuvaletlerde mümkündür. İnsan dışkısında bulunan hastalık etkeni ellerini yıkamadan çıkan insanların başka insanlarla temasa geçmesi ve bu insanlarında bir şekilde bu mikrobu sindirim sistemine ulaştırması ile mümkün olabilir.

İyi pişmemiş etlerde bu mikrop saklı kalabildiği gibi, işlenmemiş ya da kaynatılmamış sütlerden ve hastalıklı hayvan yumurtalarından da hastalanabiliriz. Eğer hastalandı iseniz hastalık mikrobunuzu tamamen üzerinizden atmadan evde yemek hazırlıklarına yardım etmeyiniz. Lamba prizleri, tuvalet banyo musluk başları en kolay bulaşma yerleridir. Tuvaletlerinizi sık sık dezenfekte etmelisiniz.

İnatçı ishaller vücudun su tuz dengesi bozabilirler. Salmonella mikroorganizmasının en belirgin belirtisi inatçı ishal ciddiye alınmalıdır. Eğer uzun süren ishalleriniz varsa lütfen bir hekime başvurunuz.

Campylobacter

En iyi bilinen enfeksiyon ishal nedenidir. Her yıl 120-360 kişi Amerika da bu nedenle ölmektedir. İyi pişmemiş tavuk eti, pastörize edilmemiş süt ve işlenmemiş su hastalığın yayılmasını sağlar. İnsan dışkısında haftalarca bulunabildiği için özellikle ortak kullanılan tuvaletlerde elden ele temasla ve bebek bezi değişim kabinlerinde bulaşma nedenli insanlara kolaylıkla geçebilir. Sindirim sisteminden insanlara bulaşır. Bebekler ve çocuklar için oldukça tehlikelidir. Ortak kullanım yerlerinde hijyen şartlarına oldukça dikkat edilmeli. İş yerinde ya da ortak kullanım alanlarında yemek yemeden önce mutlaka ellerinizi bol su ve sabunla yıkamalısınız. Ev temizliğinde özellikle banyo ve tuvaletleri sık sık dezenfekte etmelisiniz. Lamba prizleri, tuvalet banyo musluk başları en kolay bulaşma yerleridir. Evimizde ya da işyerlerinde banyo tuvalet dezenfeksiyonuna oldukça dikkat edilmelidir. İnatçı ishaller bu mikroorganizmada da görülür. Şiddetli ishaliniz varsa mutlaka bir hekime başvurunuz. Ellerinizi yıkamadan yemek yemekten kaçınınız ve özellikle toplu taşıma araçlarını kullandıktan sonra mutlaka ellerinizi sabunlayınız. Halka açık tuvalet banyo kullanımınızı en aza indiriniz.

Escherichia Coli

Bu bakteri insan ve hayvanlarda birçok hastalığa neden olur. Kolit ve idrar yolları enfeksiyonlarının bir numaralı etkenlerindendir. Sulu ishal, karın ağrısı, kanlı dışkı, akut böbrek yetmezliği olabilir. Ortaya çıkış nedenleri arasında yeterli işlem görmemiş meyve suları, sütler ve iyi yıkanmamış sebzeler oluşturur. Sebze ve meyvelerinizi mümkün olduğunca bol su ile ovuşturarak yıkayınız. Ellerinizi bol su ve sabunla sık sık sabunlamalısınız. Toplu kullanım yerlerinde özellikle okula giden çocuklarınıza el yıkama alışkanlığı kazandırınız.

Toxoplasma gondii

Paraziter bir protozoa dır. Etkilenmiş yetişkin insanlarda genelde sadece ishal olabilir. Hamile bayanlar bu etkeni alırlarsa bebeği de bu mikroorganizmadan etkilenir. Özellikle hamile bayanlarda birinci derece enfekte düşük nedenidir. Cenin de beyinde kalıcı izler bırakabilir. Bağışıklı sistemi zayıf olanlarda oldukça etkilidir. HIV olanlarda öldürücüdür. Pişmemiş ya da işlenmemiş et, iyi yıkanmamış besinler, ve tarımsal alanlarda hayvan dışkısı ile bulaşmış besinlerle sindirim sistemine alınır. Ara konak kedilerdir. Burun mukozasında bu mikroorganizmayı taşırlar. Hastalıklı kediler denetim altına alınmalıdır. Besinler kullanılmadan önce bol su ile yıkanmalıdır. Şiddetli ishal belirtileri ile karşı karşıya iseniz mutlaka bir hekime başvurmanız gerekir.

Cryptosporidium parvum

Haftalarca sulu ishale neden olan bir protozoadır. Çocuklar daha çok etkilenir. Bağışıklık sistemi problemi olanlarda ölümcül olabilir. Bulaşmış içme suyu ve meyve sularından insanlara sindirim yolu ile geçebilirler. Hastalık etkenini taşıyan memeli hayvanların dışkılarında bu mikroorganizma uzun süre hastalık yapma yeteneğini kaybetmez. Bu etken bir tür mantar enfeksiyonudur. Atmosferde normalde hep bulunan bu mikroorganizma immün sistemi zayıf kişilerde hastalığı başlatabilir. Sağlıklı insanlar çok fazla etkilenmezler. Şiddetli ishal, karın ağrısı şikayetlerinizde bir hekime başvurmalısınız.

Norwalk virüsü

Gastrointestinal sistem hastalığıdır. Sulu ishale neden olur. Bu mikroorganizmanın yarattığı şiddetli ishaller sonucu hastanın su tuz dengesi tamamen bozulabilir ve deride kuruma ile başlayan dehidratasyon halini alabilir. Bu virüs yıkanmamış sebze ve meyvelerde bulunması yüksek ihtimaldir. Sebze ve meyvelerinizi bol su ile yıkamalısınız. Belirtileri kendinizde yaşıyorsanız mutlaka bir hekime başvurmanız gerekir.

Botalizm Zehirlenmesi

Genellikle evde yapılan konservelerde üreme gösteren bir bakteridir. Oksijensiz ortamda yaşayabilen bu organizma konserveler içerisinde oksijensiz olarak konserve içerisinde kolaylıkla yaşayabilir. Zehirlenme belirtileri ishal, kusma, karın ağrısına ek olarak bilinç kaybı, konuşma ve görme bozuklukları gibi nörolojik belirtileri de vardır. Çocuklar, yaşlılar da hayati tehlikeye neden olur.

3 kg botalizm zehiri birçok canlıyı anında öldürebilir. Çok şiddetli bir zehir olan botalizm belirtilerinin başlaması ile teşhisin anında yapılması önemlidir. Mutlaka şüphelendiğiniz bir belirti ile karşılaşırsanız zaman kaybetmeden bir hekime başvurunuz.

Zehirlenme oldukça ciddi bir haldir. Bu halin belirtileri etkene göre değişiklikler gösterse de insan vücudunda derin izler bırakabilir. Şüpheli bir halde mutlaka bir hekime muayene olmak şarttır.

Birkaç öneri;

Toplu kullanım yerlerinde hijyene oldukça fazla önem verilmesi hastalığın yayılmasını en aza indirir. Eller yıkanmadan asla beslenme yapılmamalıdır. Sokakta satılan yiyeceklerden uzak durulmalı. Ortak kullanılan tuvaletleri en az kullanmaya özen göstermeliyiz. Çocuklarımıza okul ve benzeri yerlerde kendisini koruyabilmesi için el sabunlama alışkanlığı kazandırılmalı, çocuğa bu işlem eğlenceli bir oyun gibi algılamasını sağlamalıyız.

Tarihi geçmiş, delik, yırtık, içerisinde yabancı cisim bulduğumuz herhangi bir ürünü kullanmayınız. Paket reçel, ayran, tereyağ gibi küçük numunelerin aliminyum kısmında bir bombe olup olmadığına dikkat ediniz. Bozulmaya başlayan bu hazır ürünler içerisindeki asit miktarını artırarak aliminyumu dışarıya doğru bombeleştirebilirler.

Bilmediğiniz ya da güvenli olduğuna emin olmadığınız süt ve süt ürünlerini tüketmeyiniz. Mümkünse güvenilir markaların pastörize ürünlerini tercih ediniz. Açık süt kullanıyorsanız oldukça iyi kaynatınız.

Sebze ve meyvelerinizi asla yıkamadan yemeğiniz. Bol su ile avuşturarak en ince ayrıntısına kadar sebzelerinizi yıkayınız.

Et, süt yumurta gibi hayvansal ürünleri buzdolabında saklayınız. Dışarıda bekleyen süt ve süt ürünleri, et, tazeliğine emin olmadığınız yumurta gibi besinleri almayınız.

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizlenecek, genel görünümde yer almayacaktır.
  • Web sayfası ve e-posta adresleri otomatik olarak bağlantıya çevrilir.
  • İzin verilen HTML etiketleri: <a> <em> <strong> <cite> <center> <big> <code> <ul> <ol> <li> <dl> <font> <img> <b> <dt> <dd>
  • Satır ve paragraflar otomatik olarak bölünürler.

Biçimlendirme seçenekleri hakkında daha fazla bilgi


Son yorumlar