Domuz Gribi İle Mücadele Kapsamında Ortak Bir Proje

Domuz Gribi İle Mücadele Kapsamında Ortak Bir Proje

Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve TRT, ''domuz gribi'' ile mücadele kapsamında ortak bir proje başlattı.

''Domuz gribi'' nedeniyle eğitim ve öğretime ara verilmesi ihtimaliyle ilgili önlemler çerçevesinde, okulların kapalı olduğu dönemlerde TRT 3, müfredata uygun olarak canlı eğitim ve öğretim yayınları yapacak.

Ankara'da ''domuz gribi'' nedeniyle okulların bir hafta tatil edilmesi dolasıyla yarından itibaren TRT 3'te 07.00 ile 14.00 saatleri arasında, canlı eğitim ve öğretim yayınları yapılacak. Daha sonraki dönemlerde de Türkiye'de herhangi bir okulda eğitim ve öğretime ara verildiğinde, o dönemin müfredat konuları TRT 3'den canlı olarak yayımlanacak.

Konuyla ilgili konuşan Sağlık Bakanı Recep Akdağ, okullarda Kasım ayının son haftası aşılamanın başlayacağını ve Ocak ayına kadar devam edeceğini söyledi. Aşının bir takvime bağlı olarak Türkiye'ye getirileceğini belirten Sağlık Bakanı, aşının diğer ülkelerce de Kasım ayından itibaren yaklaşık 4 aylık süre içinde temin edileceğini bildirdi. Sağlık Bakanı, ''Dolayısıyla aşıyı bir anda getirmek, tüm çocuklara yapmak veya bütün ihtiyaç sahiplerine yapmak mümkün değil. Zamandan kazanmış olmak maksadıyla bu uygulamaları sürdürüyoruz'' dedi. Salgını yönetme konusunda Türkiye'de saygın bilim adamlarından oluşan Pandemi Yürütme Kurulu oluşturulduğu hatırlatan Akdağ, kurulun şartları değerlendirerek kararı verdiğini bildirdi. Sağlık Bakanı Akdağ, ''Bu bazen bir okulun kapanması olabilir. Birkaç okulun kapanması olabilir. Bir şekildeki belli bir süreyle tamamen kapanması olabilir. Nitekim bildiğiniz gibi Diyarbakır'da geçen hafta ve içinde bulunduğumuz hafta başından itibaren de Ankara'da okul kapandı'' diye konuştu.

Eğitimin sürmesi açısından TRT ile bir eğitim programı sürdürüleceğini anlatan Recep Akdağ, Milli Eğitim Bakanlığının da ''başından bu yana mükemmel çalışma sergilediğini'' kaydetti. Akdağ, ''Tüm okullarda eğitim müfredatının ortak biçimde yürütülmesine gayret edilmesi, böyle bir salgın beklediğimiz için, bunun ön hazırlıklarının yapılması ve şimdi de TRT vasıtasıyla yavrularımızın eğitimlerini evde devam ettirmesi çok büyük bir başarıdır'' ifadesini kullandı.

Sağlık Bakanı Akdağ, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Velilerimiz şunu çok iyi bilmeliler. Türkiye tedbirlerin üst seviyede alındığı bir ülke, biz bu işe hazırlıklıyız. Tabi bu tedbirler gündeme getirilirken bir taraftan da farklı yayınlarla vatandaşın kafası karıştırıldı. Ama çok net olarak şunu ifade etmeliyim. Bir defa paniğe kapılacak bir durum yok. Hastalık geçiren kişilerin çok büyük kısmının basit bir hastalık geçirdiğini, iyileştiğini biliyoruz, bunu şu anda yaşıyoruz. Peki o zaman niçin bu kadar önem veriyoruz meseleye? Çünkü çok hızlı yayılabilen bir hastalık.

Hastaneye yatışlar gibi az sayıdaki vakalara karşı özellikle bütün tedbirleri alıyoruz. Az sayıda da olsa hayatını kaybeden bir kişi olduğu zaman, o son derece önemli bir durum haline gelmiş oluyor. Yani bu işin çocuklar, aileler arasında panik havasına çıkarmanın gerçekten gereği yok.'' Alınması gereken tedbirlere de dikkati çeken Bakan Akdağ, şunları kaydetti: ''Kurumsal tedbirler alınırken, okul kapanmalarından bahsediyoruz. Şimdi aşılamayla ilgili tedbirleri Sağlık Bakanlığımız aldı, aşıyı temin ettik ve gerekli aşıları yapacağız. Bireysel tedbirlere çok ciddi biçimde dikkat etmemiz lazım. Bunların yanında el yıkama geliyor. Bir de şu el sıkışma ve öpüşme adetinden 5 ay vazgeçmeyi ben bütün toplumumuza öneriyorum. Çünkü ellerle hastalığın bulaştığını biliyoruz. Uzaktan da birbirimize sevgimizi gösterebiliriz. Sıcakkanlı bir halkız, biliyorum bunun zorluğunu, ama 5 ay birbirimize sarılmayı, öpüşmeyi, el sıkışmayı erteleyebilirsek hastalığın yayılma hızının azalmasında yararlı olacağına inanıyorum.''

Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu da uyarma amacı güttükleri ancak korkutma içinde olmadıklarını söyledi.

Toplumun bir paniğe sürüklenmesi, panik içinde hareket etmesi, özellikle ebeveynlerin çocuklarıyla ilgili kaygılarını daha yüksek düzeyde taşıyor olmalarının bu türlü tedbirleri almalarını gerekli kıldığını ifade eden Çubukçu, bu konuyla ilgili hazırlıkları 2,5-3 ay öncesinden başladıklarını bildirdi. Bakan Çubukçu, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Sağlık Bakanlığı virüsün yayılmasında hem önleyici hem de tedavi sürecinde koordinasyonu yürüten bakanlık. Bizim okulları kapatma kararımız tamamen sayın bakanın önerileri doğrultusunda kurulan ve bilim adamlarından oluşan heyetlerin önerileri doğrultusundadır. Eğitime ara verdiğimiz dönemde bir zorunluluk gereğidir, zorunluluk gereği okulların kapatılması kararı veriyoruz ve televizyon yoluyla eğitimi de bu zorunluluğun neticesinde ortaya çıkacak bir takım sorunları önlemek amacıyla öngörüyoruz.

Dolayısıyla, uyguladığımız eğitim alternatifi televizyon yoluyla eğitim-öğretim değil, ama bu zorunluluk gereği alınmış bir karar. Bu süreç içinde aldığımız bu kararı umarım toplumumuz ve velilerimiz de anlayışla karşılayacaktır. Televizyon yayınları ve yayın eğitimi konusunda da okula göndermekteki hassasiyetin, en azından çocuklarımızın eğitiminin aksamaması açısından gösterilmesi, o saatler içinde çocukların ekran başında olmasını, ailelerin dikkat etmesini biz de istirham ediyoruz.''

Milli Eğitim Bakanı Çubukçu, bir soru üzerine, ''155 civarında öğretmen daha önceden hazırlandı. Hem eğitim verilecek dersler hem de dersleri verecek öğretmenler konusunda biz hazırlıklarımızı çok önceden tamamladık. Bir taraftan da eğitim ve müfredatın tüm Türkiye'de genel bir kapatma söz konusu olması durumunda, derslerin yayın yoluyla sürdürülmesi konusunda bütün okulların aynı müfredatı ve aynı dönem içinde takip etmelerini sağladık. Bütün bunların hazırlıkları çok önceden tamamlandı. Öğretmenlerimiz, eğitim konusunda başlıklarımız hazır'' dedi. Bakan Çubukçu, yayınların canlı olacağını da bildirdi.

TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin de Milli Eğitim Bakanlığıyla organize olduklarını ve yarından itibaren bu yayınlara başlayacaklarını söyledi. Yayınların karasaldan da yapılması gerekliliği nedeniyle, en uygun kanalın TRT 3 olduğuna karar verdiklerini ifade eden Şahin, ''Yayınlar hafta içi sabah 07.00'da başlayacak 14.00'da sona erecek. Sadece Salı günü Meclis'in açık olması ve grup toplantıları nedeniyle, sabah 07.00'da başlayıp, 10.00'da bitecek'' diye konuştu. Kapsama alanı yüzde 100'e yakın olduğu için yayınların köylerden, mezralara kadar izlenebileceğini dile getiren Şahin, ayrıca sadece karasal değil, uydu ve kabloda da yayın yaptıklarını anımsattı.

Konular

Top